21
Hibrit Eğitimde
Öğrenci Merkezli
Tasarım
Zeynep Cömert
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.
020 yılı Ocak ayında ilk önce Çin başta olmak üzere Uzak Doğuyu, ardından
tüm Avrupa’yı ve son olarak tüm Amerika kıtasını etkisi altına alan korona
virüs toplumsal yaşamda büyük bir radikal değişime neden olmuştur. Oldukça
hızlı şekilde insandan insana buluşan ve ciddi sonuçları beraberinde getiren
korona virüs bilinen bir tedavisi ve aşısı olmaması bulunmamaktadır. Bu
nedenler dolayısıyla tüm dünya evlerine kapanıp izole bir yaşama geçiş
yaparken ülke sınırları kapatıldı. Bu bağlamda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gıda,
otomotiv ve bankacılık gibi birçok sektörde iş yaşamını radikal bir değişim yaşanarak
faaliyetlere ara verme ya da kısıtlamaya gidilirken evden çalışma düzenine geçilmiştir.
Benzer şekilde eğitim sektöründe de korona virüsün yayılımını durdurmak ve salgını kontrol
etmek amacıyla eğitim faaliyetlerinin uzaktan (online) gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. Bu
karar doğrultusunda ülke genelinde 6 ay kadar süre ile acil uzakta eğitim ile öğrencilere
eğitim verilmiştir. Ancak yeni eğitim-öğretim yılının güncel koşullar altında tüm eğitim
kademleri için yüz yüze yapılması olası gözükmemektedir. Benzer şekilde eğitim-öğretim
yılının uzaktan eğitim yapılmasının bazı sakıncaları bulunmaktadır. Dolayısıyla yeni
eğitim-öğretim yılı için mevcut koşullar altında hem virüsün bulaşmasını önüne geçecek hem
de öğrenci-öğretmen güvenliğini sağlayacak bir planlamaya ihtiyaç duyulmaktadır.
Eğitim yılı planlaması sırasında bireylerin teknolojiye erişim durumları göz önünde
bulundurulması gereken öncelikli bir parametredir. Bu nedenle tüm öğrencilerin sahip olduğu
teknik donanım ve altyapı koşullarının tespit edilmesi oldukça önemlidir. Bu sayede tüm
öğrencileri kapsayacak bir planlama ve alternatifler çözümler geliştirilebilir. Teknolojiye
erişimin yanı sıra bireylerin psikolojik durumları da planlama sürecinde göz önünde
bulundurulması gereken bir parametredir. Çünkü korona virüs salgını bireylerin yalnızca
fizyolojik değil aynı zamanda psikolojik sağlık durumunu da olumsuz etkilemektedir. Salgın
döneminde kendisinin ya da ailesinin hastalanmasından dolayı duyduğu kaygı dolayısıyla
birçok birey psikolojik destek almayı tercih etmiştir. Benzer şekilde yakın çevresinden ya da
ailesinden korona sebebiyle yaşadığı kayıplar bireyde ciddi travmaya neden olmaktadır.
Dolayısıyla salgın sürecinde hem öğrenciler hem de öğretmen/eğitmen farklı bağlamlar
içerisinde bulunduğu ve psikolojik durumları eğitim yılı planlanırken göz önünde
bulundurulması gereken bir diğer önemli parametredir.
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.
Ayrıca korona virüs salgını ciddi bir dijital dönüşüme de sebebiyet
verirken iş yaşamında da evden çalışma ve çevrimiçi platformlarda
yapılan rutin toplantılar gibi yeni terim ve deneyimleri beraberinde
getirmiştir. Bu duruma bağlı olarak da iş dünyasının ihtiyaç duyduğu
iş gücünün nitelikleri yeni eğitim yılı planlaması için önemli bir
parametre haline getirmiştir. Tüm bu parametreler ve mevcut
koşullar altında yeni eğitim yılının planlaması sırasında “hibrit eğitim”
öne çıkan bir yaklaşım haline gelmiştir.
Hibrit eğitim uzaktan ve yüz
yüze eğitimin güçlü
yanlarının buluştuğu daha
yoğun ve nitelikli öğrenme
deneyimi sunmaya imkân
tanıyan bir yaklaşımdır. Bu
noktada hibrit eğitimin en
güçlü yanlarından birisi
fiziksel uzaklığın, erişim
sorunu, zaman ve mekan
gibi sınırlılıkların kolaylıkla
aşılabiliyor olmasıdır.
Dolayısıyla hibrit eğitimde
uluslararası ve ulusal
arenada yaptığı çalışmalarla öne çıkan
araştırmacılar ile öğrencileri bir araya geldiği ders içi
ve ders dışı faaliyetler oldukça kolay bir şekilde
planlanabilir. Benzer şekilde hibrit model, öğrencilerin ilgi alanları doğrultusunda farklı
eğitimlere katılabilme ve farklı kültürleri yakından tanıyabilmeleri için uluslararası kurum ve
kuruluşlarla iş birliklerine çok daha fazla imkan sağlamaktadır. Ayrıca hibrit eğitimde
öğrenme yalnızca okul duvarları ile sınırlı kalmadığı için öğrenciler kendi öğrenme
deneyimlerinde çok daha fazla sorumluluk alarak daha aktif bir rol almaktadır. Bu nedenle de
araştırmalar hibrit eğitimin yüz yüze eğitime göre öğrenci başarısı üzerinde daha etkili
olduğunu birçok araştırmada tespit edilmiştir. Ancak bu sürecin başarısı için yerine
getirilmesi gereken önemli adımlar bulunmaktadır. Bunlardan ilki ve en önemlisi olarak kabul
edebileceğimiz; hibrit eğitimde öğrenciyi merkeze alarak içinde bulunduğu koşullara uygun
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.
bir tasarım yapılmasıdır. Bir diğer ifade ile her bir
öğrencinin birbirinden farklı ve biricik olduğunu göz
önünde bulundurulmasıdır. Dolayısıyla hibrit eğitimin
doğası gereği öğrenme deneyiminin keskin çizgiler ile
çizildiği bir tasarım doğru bir yaklaşım olmayacaktır.
Bu bağlamda ders içeriğinin, ders içeriğinin sunuluş
biçiminin, değerlendirme türü ve sürecinin gibi birçok
adımın çeşitlendirilerek tüm öğrencileri kapsayacak
biçimde yapılandırılmalıdır.
Bunun yanı sıra öğrencilere seçenekler sunulması
oldukça önemlidir. Bu nedenle yalnızca okul
duvarları ya da canlı ders saatleri ile sınırlı
kalmaksızın öğrencilerin ihtiyaçları, yetenek ve ilgi
alanları doğrultusunda planlanmış esnek bir sür
planlanması hibrit eğitimde mutlaka yerine
getirilmesi gereken bir adımdır. Öğrenme sürecinde
öğrencilerin sorumluluk alması sağlanması ve
özerklik tanıması başarılı hibrit eğitimin bir diğer
olmazsa olmazıdır. Örneğin; derste öğrencilere ödev
konusu ve değerlendirmenin nasıl olacağı kararı
öğrenciye bırakılabilir. Böylece öğrenciler birbirinden
farklı problem çözme stratejisini deneyerek aynı
öğrenme hedefine ulaştığı daha esnek bir öğrenme
deneyimi sunulabilir. Ayrıca hibrit eğitimin sağladığı
esnek yapı öğrencilerin profesyonel gelişim
ihtiyaçları doğrultusunda farklı öğrenme fırsatları
yaratabilmektedir. Özellikle öğrencilerin yarının
çalışanı ve hatta yöneticisi olduğu göz önünde
bulundurulduğunda geleceğin iş yaşamı için ihtiyaç
duyulan yetkinliklerin kazandırılmasına ihtiyaç vardır.
Bu bağlamda içerik hazırlama ve planlama yapılarak
hem yerel hem de global gerçeklerin temel alındığı
bir yaklaşım takip edilmelidir. Örneğin; öğrencilere iş
yaşamında aktif rol oynamadan önce farklı staj,
sosyal sorumluluk projelerine yürütme ya da katılma,
kendi girişimlerini tasarlama ve bunları hayata
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.
geçirebilmeleri için imkanlar sağlanabilir.
Bir diğer önemli nokta okullar öğrencilerin yalnızca akademik
gelişimlerini sürdürebilmelerini hedefleyen kurumlar değildir.
Bireyin empati yapabilme, iyi ilişkiler kurma ve sorumlu karar
alma gibi temel sosyal-duygusal becerilerinin gelişiminde aile ile
birlikte okul da kritik bir role sahiptir. Bu nedenle hibrit eğitim ile
birlikte bireyin sosyo-duygusal gelişimini sürdürebilecekleri
fırsatlar yaratılmalıdır. Özellikle tüm dünyada korona virüs salgını
sebebiyle artan depresyon ve kaygı bozukluğu vakaları
öğrencilere sosyo-duygusal öğrenme desteğini çok daha önemli
bir noktaya getirmektedir. Bu nedenle mutlaka öğrenciler ile
iletişim halinde olup kendi duygularını ifade edebilecekleri
fırsatlar sunulmalıdır. Özetle; hibrit eğitimde öğrencinin tüm
gelişim alanları için planlama yapılarak zengin ve nitelikli bir
deneyim sunulmalıdır.
Yalnızca öğrenci açısından değil eğitmenler açısından da hibrit
eğitim farklı yaklaşımlar gerektirmektedir. Öncelikle hibrit
eğitimde başarılı bir eğitmen olabilmek için iyi bir dijital
okur-yazar, teknolojik pedagojik alan bilgisine hakim ve yeniliğe
açık bir birey olmayı gerektirmektedir. Bu nedenle de yüz yüze
eğitime kıyaslandığında hibrit eğitimde eğitmenlerin profesyonel
gelişimlerini sürdürebilmesi için fırsatlar sunmak ve bu konuda
destek olmak oldukça önem arz etmektedir. Örneğin; eğitimin
niteliğini arttırmaya yönelik olarak yeni teknolojilerden
eğitmenlerden haberdar edilebilir ve bu teknolojileri etkin
kullanılabilmeleri için eğitimler sunulabilir.
Eğitimde aile desteği ve iş birliği sürecin başarısının ayrılmaz bir
parçasıdır. Dolayısıyla etkili bir hibrit eğitim için aileleri de sürecin
bir paydaşı olduğu göz ardı edilmemelidir. Örneğin; bu bağlamda
ailelere dijital vatandaşlık bilinci ve hibrit eğitim hakkında
farkındalık kazandırılmalıdır.
Son olarak etkili bir hibrit eğitimin için iyi ve zengin bir teknolojik
altyapı sağlanmalıdır. Bu noktada derse özgü tasarımlar sunmak,
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.
Hibrit Eğitimde
Öğrenci Merkezli
Tasarım
eğitimin niteliğini arttırmak veya bir öğrenme problemine
çözüm getirmek amacıyla farklı teknolojilerden yararlanan
tasarımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Dolayısıyla ders tasarımında
kullanılabilecek farklı teknolojilere yatırım yapılarak ders
tasarımı için kullanılabilecek araçlar çeşitlendirilmelidir. Örneğin;
ders içerisinde etkileşimi arttırmaya yönelik ya da öğrencilerin
ders içerisindeki gelişimini sistemli bir şekilde takip etmeye
yönelik değerlendirme araçlarına yatırım yapılabilir.
Özetle, teknolojinin eğitimde yaratması beklenen radikal
değişiklik korona virüs salgını ile beklenenden daha hızlı ve
erken gerçekleştiği söylenebilir. Bu nedenle artık eğitim yalnızca
yüz yüze sürdürülmeyecek bugün itibariyle öğrenme-öğretme
süreçlerinde teknolojinin çok daha etkin kullanıldığı, bilginin
değil bilginin nasıl öğrenileceğinin yollarının sunulduğu ve
öğrencinin merkezde olduğu hibrit eğitim ile ilerlenecektir. Etkili
bir hibrit eğitim için tüm eğitim paydaşlarının ihtiyaçları göz
önünde bulundurularak sistemli bir yol haritaları takip edilmesi
gerekmektedir.
KAYNAKLAR
Ackerman, A. S. (2008). Hybrid learning in higher education: Engagement strategies. College & University Media Review, 14(1), 145-158.
Arslan, S., Karahalilöz, O., Karagözoğlu, B., Yıldırım, E., Yaldız, T., Hanife, K. U. Ş., & Acar, S.Geleceğin okulları: Değişim kaçınılmaz mı? Academic Platform Journal of
Education and Change, 2(2), 201-216.
Cücük, E., Çırak K. S. ve Yıldırım, İ. (2018). Harmanlanmış öğrenmenin akademik başarı üzerindeki etkisi. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 33(3),
776-802.
Dorn, E., Panier, F., Probs, N. & Sarakatsannis (2020). Back to school: A framework for remote and hybrid learning amid COVID-19. 31 Ağustos 2020 tarihinde
https://www.mckinsey.com/industries/public-and-social-sector/our-insights/back-to- school-a-framework-for-remote-and-hybrid-learning-amid-covid-19#
adresinden erişildi.
Meydanlioglu, A., & Arikan, F. (2014). Eect of hybrid learning in higher education. International Journal of Social, Behavioral, Educational, Economic, Business
and Industrial Engineering, 8(5), 1-4.
Mossavar-Rahmani, F., & Larson-Daugherty, C. (2007). Supporting the hybrid learning model: A new proposition. MERLOT Journal of Online Learning and
Teaching, 3(1), 67-78.
• Esnek ortam: Hazırlanan online içerik her platformda ulaşılabilir olmalıdır.
• Tasarlanmış içerik (online ve sınıf içi): hem sınıf içi etkinlikler hem online içerikler birbirini
tamamlayacak şekilde ayrı ayrı tasarlanmalıdır.
• Eğitimci: Ters yüz öğrenme daha fazla zaman, bilgi ve efor gerektirir. Eğitimci hem sınıf içi
uygulamaları yönetip yönlendirmeli hem de online olarak öğrenciyi aktif tutmalı.
• Teknoloji: Teknoloji bu sürecin en önemli adımı olabilir. Hangi teknolojilerin kullanılacağı
açıklanmalıdır.
Ters yüz öğrenmenin yapısı incelendiğinde tam öğrenme modeli ile benzerlikler göze
çarpmaktadır. Tam öğrenme modeli programlı öğrenmeye dayanarak aşağıdaki ilkeleri de
ermektedir. Bu ilkeler ters yüz öğrenmede şu şekilde kullanılabilir.
• Küçük adımlar ilkesi: Online kısımda öğrencinin öğrenmesi gereken konuları anlamlı
bütünü oluşturacak şekilde küçük parçalara bölerek öğrenme kolaylaştırılabilir.
• Anında dönüt düzeltme, ipucu, pekiştireç ilkesi: Online kısımda yapılacak etkileşimli
erikte kullanılabilir. Çünkü öğrencinin sınıfa konuyu öğrenerek gelmesi beklenmektedir.
• Bireysel hız: Öğrenci online kısımda konuyu kendi zamanına ve bireysel hızına göre öğrenir.
• Etkin katılım: Sınıf içi etkinlik ve uygulamalarda öğrenci öğrenme sürecinde daha aktiftir.
• Başarı ilkesi: Avantajları arasında yer alan öğrencinin derse karşı motivasyonu artması
maddesi ile bir tutum değişimi ve bunun sonucunda başarı başarıyı getirir düşüncesi yer
almaktadır.
Ters-yüz öğrenme yapısı gereği öğretmenlerin ya da eğitimcilerin başvuracağı/kullanmak
isteyecekleri bir model olarak görünmektedir. Modelin avantajları ve sınırlılıkları incelenerek
karar verilebilir.
Avantajları;
• Öğrencilerin kendi hızlarında öğrenmesine imkan sunma,
• İş birlikçi öğrenmeye fırsat sunma,
• Kişiliği ve tercih edilen öğrenme stilleri geleneksel eğitim ortamında performanslarını bozan
öğrencilere özel yarar sağlama
• Sınıfta “ödev” yapmak, öğretmenlere öğrenci zorluklarına daha iyi bir bakış açısı
kazandırma,
• Öğretmenler, öğrencilerin öğrenme ihtiyaçlarını ortaya çıktıkça karşılamak için daha kolay
bir şekilde özelleştirebilmesi ve güncelleyebilmesi,
• Öğretmenin sınıf zamanını daha etkili ve yaratıcı bir şekilde kullanabilmesi,
• Öğrencilerin öğrenme sürecine daha aktif olarak dahil olması,
• Öğrencilerin derse karşı motivasyonlarının artması,
• Öğrencilerin sınıf içinde bilimsel malzemelerle daha fazla vakit geçirmesi,
• Geleneksel moda göre öğrenme ve öğrenme deneyimi üzerinde daha büyük pozitif bir etki
(kendi kendini raporlamaya dayanarak)
• Öğretmenlerin sınıfta öğrencilerle daha fazla zaman geçirmesi,
• Öğrencilerin açık uçlu problemleri çözme yeteneklerini geliştirme,
• Öğrencilerin 21. yy. becerilerinin gelişimine katkı sağlama
Sınırlılıkları;
• Öğrenciler gerekli teknolojik imkânlara sahip olmayabilir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktivitelerinin kontrolü çaba ve zaman gerektirir.
• Öğrencilerin sınıf dışı aktiviteleri yapmama durumlarında sınıf içi etkinliklere katılım
gösteremeyebilirler ve bu durum öğrenmelerini olumsuz olarak etkilemektedir. Bunun yanı
sıra sınıf dışı etkinliklerde anında soru sorma seçeneği olmadığı için yanlış öğrenmeler
gerçekleşebilir.
• Bireysel öğrenmede yetersiz olan dezavantajlı öğrenciler, sınıf dışı etkinlikleri yaparken
zorlanabilirler.
• İçsel motivasyonu ve öz düzenleme becerisi düşük olan öğrenciler sınıf dışı etkinlikleri takip
etmekte güçlük çekebilirler.
• Öğrenciler bireysel olarak öğrenmeleri gerektiği için sınıf dışı çeşitli materyal hazırlamak çaba
ve zaman gerektirir.
Alan yazın incelendiğinde Türkiye’de ve dünyada yapılan uygulamalar genel olarak olumlu
sonuç verdiği yönünde olduğu görünmektedir. Sonuç olarak ters yüz öğrenme modeli
öğrenciyi derste daha etkin kılmak ve başarıyı artırmak için uygun bir model olarak görülebilir.
Ancak her ne kadar literatürde başarılı bir model olduğu belirtilse de iyi bir öğretim tasarımı
yapılmadığı sürece istenilen başarı yakalanmayacaktır. İçeriğe ve öğrenenlere uygun bir
tasarımla hem sınıf içi etkinlikleri hem de online içerikleri harmanlanarak sunulmalı ve
değerlendirilmelidir. Bu sürece öğretmen hazır olmalıdır.